8 ocak 2021 tarihinde Türkiye saatiyle 05.15'de ABD'nin Florida eyaletinde bulunan Cape Canaveral Üssü'nden SapaceX tarafından başarıyla uzaya fırlatılan 5A Haberleşme Uydusu, yaklaşık 4 ay süren yolculuğunun ardından geçtiğimiz haftalarda yörüngesine yerleşmişti. Yörüngeye yerleşmesinin ardından Türksat tarafından test çalışmaları süratle başlatılan Türksat 5A uydusu, bu hafta Türksat Gölbaşı Yerleşkesi'nde düzenlenecek hizmete alım töreni ile Türkiye'ye hizmet vermeye başlayacak.
GENİŞ BİR COĞRAFYAYA HİZMET VERECEK
Türkiye'nin uzaydaki dördüncü aktif uydusu olacak olan Türksat 5A uydusu ile Türkiye, Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika, Orta Batı Afrika, Güney Afrika, Akdeniz, Ege Denizi ve Karadeniz'i kapsayan geniş bir coğrafyada TV yayıncılığı ve veri haberleşme hizmeti sunma kabiliyetine de sahip oldu.
Tamamen elektrikli itki sistemine sahip olan Türksat 5A uydusunun 31 derece doğu yörüngesindeki konumuna ulaşması için yapacağı yolculuk yaklaşık 4 ay sürmüştü. Yörüngeye yerleşmesi ile birlikte doğru konumlama çalışmaları ve test süreci de tamamlanan Türksat 5A, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'nun katılacağı törenle hizmete alınacak.
31 DERECE DOĞU YÖRÜNGESİNDEKİ HAKLARIMIZI 30 YIL KORUYACAK
31 derece doğu yörüngesinde hizmet verecek olan Türksat 5A uydusu, manevra ömrü ile Türkiye'nin 31 derece doğu yörüngesindeki frekans ve yörünge haklarını 30 yıl boyunca güvence altına alacak. Türksat filosunun en güçlü uydusu olacak olan Türksat 5A, Türkiye'nin derin uzay çalışmalarına da katkı sunacak.
SIRA TÜRKSAT 5B VE 6A'DA
Yapımı süren Türksat 5B uydusunun ise 2021'in ikinci çeyreğinde uzaya fırlatılması planlanırken, Türkiye'nin ilk yerli mühendislik ve tasarımıyla yapılan uydu projesi Türksat 6A ise 2022'de uzaya fırlatılacak.
Türksat 6A haberleşme uydusu, mali kaynağı, tasarımı ve yazılımı tamamen yerli olan bir proje olma özelliği taşırken, 2022'de Türkiye uydu filosuyla Güney Amerika, Kuzey Amerika'nın doğusu, Avrupa, Asya ve Afrika'nın tamamı ile Avustralya'nın batısını da kapsama alanına katacak. Böylece dünya nüfusunun yüzde 91'ine Türk uyduları aracılığıyla erişim imkanı sağlanacak.
