Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin İstanbulkart sahiplerine HES kodu eşleştirme işlemi sırasında uzun ve anlaşılmaz bir sözleşmeyi dayattığını söyledi. HES kodu eşleştirmesi yapan İstanbulluların kişisel verilerinin İBB'ye geçeceğini belirten Mahmut Şahin, sözleşmedeki gizli tehlikeye dikkat çekti.
KİŞİSEL VERİLER YURTDIŞI DAHİL BİR ÇOK YERLE PAYLAŞILABİLECEK
İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan "Şehir İçi Toplu Ulaşımda HES Kodu Sorgulaması" genelgesiyle birlikte toplu ulaşım araçlarında kullanılan biniş kartları 15 Ocak'a kadar HES kodu ile eşleştirilecek. İstanbul'da da devam eden HES kodu eşleştirmesinde bir ayrıntıya dikkat çeken Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, İBB'nin eşleştirme sırasında kart kullanıcılarının kişisel verilerini topladığını söyledi. Vatandaşların sözleşmeyi onaylamalarıyla birlikte kişisel verilerinin yurtdışı dahil üçüncü kişilerle paylaşılmasını kabul ettiğini belirten Mahmut Şahin; "Kart kullanıcıları, kartlarının numarasına HES Kodlarını girmelerinin dışında TC Kimlik numaralarını, ad, soyad, doğum tarihi ve telefon numaralarını de giriyorlar. Dayatılan bu sözleşme ile birlikte doldurulan formda istenen birçok bilgi teferruatlı ve tehlikelidir. Tüketicinin, sayfalar dolusu bu sözleşmeyi okuyup incelemesi, karşılıklı mutabakat sağlanması bir yana, sözleşme ile neyi kabul ettiğini bilmesi bile mümkün değildir. Dayatılan sözleşme özellikle "Kişisel Verilerin Korunması ve İfşası" başlıklı 6.maddesi ile kişisel veri ve işlem bilgilerini paylaşma hakkı almaktadır. Tüketicinin verilerini çeşitli istatistiksel değerlendirmeler, veri tabanı oluşturma ve pazar araştırmalarında kullanabilecek, bu verileri işleyebilecek; bununla da kalmayıp mal ve hizmet sağladığı tüm firma ve bankalar ile paylaşabilecekler" diye konuştu.
"VERİ TABANINI DEĞİL ULAŞIM AĞINI GÜÇLENDİR"
İBB'nin İstanbulluların ulaşımını sağlamaktan ziyade vatandaşların verilerini toplama derdine düştüğünü ifade eden Mahmut Şahin; "Bu verilerin ne şekilde kullanılacağı hakkında en ufak bir bilgisi olmayan tüketici, kartının 15 Ocak'tan sonra geçersiz olacağı tehdidi ile alternatifsiz bırakılmaktadır. İstanbullu sürekli gözetlenecek ve verileri dünyayı dolaşacak.
Toplu taşımada ücret alımını kolaylaştıran bu uygulamanın, tüketicinin doğum tarihine, telefon ve TC Kimlik numarasına herhangi bir ihtiyacı olmadığı açıktır. Bu tür eşleşmelerle aslında kimin ne zaman, nerde olduğu gibi mahrem bilgilerinin kaydının tutulmasının amaçlandığı aşikârdır. İstanbullular, İBB'den pandemi sürecini fırsata çevirip veri tabanını güçlendirmelerini değil, ulaşım ağını güçlendirmelerini beklemektedir. Verilecek yeni kart ile istenen bilgiler kişisel veri içermemeli ve paylaşımına müsaade edilmemelidir. İBB sözleşmeye gizleyip aklına koyduğunu yaparsa, İstanbullular İstanbul'da gezdiklerini sanacaklar, ancak İstanbulluların bilgileri de dünyada gezecektir. Bu sakat ve hukuksuz uygulamadan İBB'nin derhal vazgeçmesini, konu ile ilgili olarak gerekli tedbirleri alması için İçişleri, Ticaret ve Adalet Bakanlıklarını göreve davet ediyoruz" dedi.