15 Temmuz darbe girişimi sırasında Ankara Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı'na F-16'larla düzenlenen roketli saldırıda şehit olan ikiz polis memurları Ahmet ve Mehmet Oruç'un mezarlarının da aralarında bulunduğu 79 mezarı tahrip eden terör örgütü DEAŞ üyesi 6 kişi emniyetteki sorgularının tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edildi. Saldırganların 100 güvenlik kamerası incelenerek ve mezar taşlarındaki spor ayakkabı izlerinden tespit edildiği ortaya çıktı. Zanlılardan Hüseyin Özden'in, sözde Türkiye emiri Mahmut Özden'in oğlu olduğu öğrenildi.
Adliyeye sevk edilen terör örgütü DEAŞ üyesi şüphelilerden 5'i tutuklanırken, biri adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
İSTİHBARAT VE TERÖR EKİPLERİ HAREKETE GEÇTİ
21 Şubat Pazar günü Adana'nın merkez Yüreğir ilçesine bağlı Alihocalı Mahallesi'nde kimliği belirsiz kişilerce şehitlerin ve diğer mezarların taşlarının tahrip edildiğini gören vatandaşlar durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen ekipler mezarlıklardaki Türk bayraklarının sökülüp, yere atıldığı ve ikiz şehitlerin mezar taşları da dahil,79 mezar taşının kırıldığı belirledi. Olayı aydınlatmak için İstihbarat Şube Müdürlüğü ile Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri harekete geçti.
1 SAAT 40 DAKİKA MEZARLIKTA KALMIŞLAR
Ekipler mezarlığın gidiş-geliş güzergâhında yaklaşık 100 güvenlik kamerasının kayıtlarını incelemeye aldı. 3 motosikletle gelen 6 şüphelinin 1 saat 40 dakika mezarlıkta kaldıklarını tespit eden ekipler, kimliklerini de belirledi. Olaydan 4 gün sonra polis, adreslerini tespit ettikleri aralarında DEAŞ'ın sözde Türkiye emiri Mahmut Özden'in oğlu Hüseyin Özden ile yeğeni İmam Özden'ın bulunduğu A.B.D., T.A., F.B. ve H.Ç.'yi gözaltına alındı.
SPOR AYAKKABI İZİ ELE VERDİ
Ekipler mezar taşları üzerinden alınan ayakkabı izlerinin, yakalanan şüpheli T.A.'dan elde edilen spor ayakkabı ile benzerlik göstermesi üzerine, ayakkabı ve elde edilen izler mukayese amacıyla kriminal uzmanlarına gönderildi. Yapılan uzman incelemesinde şüpheli T.A.'nın ayakkabı tabanı ve mezar taşları üzerinden elde edilen ayakkabı tabanı izlerinin aynı olduğu tespit edildi. Ayrıca İmam Özden, olayı gerçekleştirdiklerini de itiraf etti.
DEAŞ silahlı terör örgütünün kontrolü altında bulunan bölgelerde, silahlı terör örgütü üyelerinin Suriye'de radikal selefi düşünce doğrultusunda tarihi eserler, heykeller, mezar taşları, mabetler gibi yerleri sözde 'şirk' olarak gördüğü ve bu yapıları tahrip ettiği biliniyor. Adliyeye sevk edilen DEAŞ'lıların mezar taşı dikilmesi ve üzerine yazı yazılmasının yanlış olduğu görüşleri doğrultusunda mezar taşlarını tahrip ettikleri tahmin ediliyor.
ŞEHİT BABASI: BİZİ KİMSE YIKAMAZ
Yapılan çirkin saldırının ardından şehit ikiz polis memurları ile birlikte diğer mezarların taşları onarıldı. Şehit Ahmet/Mehmet Oruç'un babası Ali Oruç, zanlıların yakalanmasının kendilerini sevindirdiğini dile getirerek, " Hiç kimsenin kötülüğü yanına kalmaz. Mezar taşlarımız yapıldı ve yerine konuldu. Ancak yapılanlar unutulmuyor, Her şey yerine gelir. Adaletimize güveniyorum onlara gereken cezayı verecektir. Bu vatan için canlarını verenlere bu kötülük yapılır mı? Biz mezarlığa geldiğimizde basmamak için hep özen gösteriyoruz. Bu tüm Türkiye'ye yapılan bir olay. Bunlar istediği kadar hainlik yapsın. Biz dimdik ayaktayız. Dinimizle, bayrağımızla, şehitlerimizle ayaktayız. Bizi kimse yıkamaz" dedi.
TUTUKLANDILAR
Adana'da iki şehidin kabrinin de aralarında bulunduğu 79 mezarın taşlarına zarar verilmesiyle ilgili, DEAŞ bağlantılı 6 şüpheliden 5'i tutuklandı.