Nilperi Şahinkaya'yla beraber çektirdiği fotoğraf karesiyle gündeme düşen ve eleştirilen Cem Garipoğlu'nun kardeşi Sakine Garipoğlu'nun yaptığı paylaşımlar, sosyal medyayı ayağa kaldırdı. 2009 yılında vahşice ve acımasızca katledilen Münevver Karabulut, tüm Türkiye'nin hafızasına bir daha hiç unutulmamak üzere kazındı.
Münnevver Karabulut'un ailesinin avukatı Dr. Rezan Epözdemir, sert konuştu. Epözdemir; "Kızları katledilmiş, geleceği, yarınları, umutları ellerinden alınmış.
Kızları 29 bıçak darbesiyle ve ölmeden önce testere ile kafası kesilmiş bir ailenin ve bütün Türkiye'nin gözleri önünde failin ailesinin bu tür paylaşımlarda bulunması en basit tabiriyle gayri ahlakidir. Vicdani değildir" dedi.
HAKKANİYETLİ VİCDANLI BİR YAKLAŞIM DEĞİL
Sakine Garipoğlu'nu eleştiren ve sert yorumlarda bulunanların odağında, Garipoğlu ailesinin 2021 yılında da Münevver'in katledildiği kanlı koltukta kahkahalar atarak poz vermeleri olmuştu.
Karabulut ailesinin avukatı Dr. Rezan Epözdemir, "Bu paylaşımlar, kamuoyu vicdanını rahatsız ediyor. Münnever'in ailesi ciddi bir travma yaşıyor. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Bir enkaz yıkıldı, altında bir anne, baba ve kardeş kaldı. Bu insanlar hala öfkeli. Cinayetin işlendiği evdeki kanepenin üzerinde poz vermek bu kabul edilebilir, hakkaniyetli, vicdanlı bir yaklaşım değildir. Türkiye'nin dört bir yanından eğence fotoğraflarını paylaşmak fütursuzca" şeklinde konuştu.
KAMU VİCDANI ÇOK RAHATSIZ
Epözdemir sözlerini şöyle sürdürdü: "Şüphesiz ki ceza hukukunda suç ve cezada şahsilik, ceza yargılamasının evrensel prensibidir. 'Sizin kızınız katledilmiş, hunharca ve vahşice, gençliği, baharı, yarınları, ellerinden alınmış siz hâlâ kızınızı rüyanızda görüyorsunuz. Onun acısıyla uyanıyorsunuz ve karşı taraftaki aile bırakın özür dilemeyi, tazminat davasının sonuçları için mallarını kaçırmış, yargıyı manipüle etmeye çalışmış, Cem Garipoğlu gibi bir caniyi saklamış, adalete teslim etmemiş, baba kendisi tahliye olabilmek için 197 gün sonra Cem Garipoğlu'nu teslim etmiş. Tüm bunları yaşadıktan sonra acılı aileden bir özür dilemek yerine yıllar sonra bile insanların kanına dokunabilecek şekilde, paylaşımlarda bunuyorsunuz. Bu ahlaki de değil vicdani de değil. Aileyi kanatıyor, ciddi bir travma yaratıyor. Kamu vicdanı da çok rahatsız."
