FOTOĞRAFLAR: SAFFET AZAK
Karşınızda pırıl pırıl bir genç kız. Liseyi Ayazağa Işık Koleji'nde bitiren şu an Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi ikinci sınıf öğrencisi olan Pınar Tartan 10 parmağında 10 marifet olanlardan. Tartan, geçtiğimiz ay Çin'in Shenzhen kentinde düzenlenen 30'uncu Dünya Mankenler Kraliçesi Yarışması'nın birincisi oldu. "Evet her zaman güzel bulunan bir genç kız oldum. Ancak esas güzellik insanın içinde olmalı" diyen, küçük öğrencilere piyano dersleri veren, yazdığı şiirlerle ödül kazanan ve "İyi bir hukukçu olmak istiyorum" diyen bu samimi ve sıcak genç kızı gelin biraz daha yakından tanıyalım.
- Geçen sene düzenlenen Miss Turkey yarışmasında ikinci oldunuz. Ve sonra da Çin'den Dünya Mankenler Kraliçesi Yarışması'ndan birincilik haberiniz geldi. Bir yıl içinde iki iddialı başarı... Neler hissediyorsunuz?
- Açıkçası Miss Turkey yarışmasından sonra Çin'e gideceğim hiç aklıma gelmemişti. Miss Turkey Direktörü Can Sandıkçıoğlu benimle iletişime geçti. Ve Çin'deki organizasyondan bahsedip ülkemizi temsil etmemi teklif etti. Bana layık görülen bu teklifi geri çevirmem mümkün değildi zaten ve kabul ettim.
- Çin'deki deneyiminizden bahsetmenizi istesek biraz...
- Biliyorsunuz bu yarışmadan önce ABD'nin Las Vegas kentinde düzenlenen Miss Universe'e katıldım. Miss Universe çok değişik bir yarışma biçimi. Orada açıkçası tecrübesizliğim dolayısıyla çok rahat olamadım. Ancak Miss Universe sırasında yaşadıklarım bana çok büyük bir deneyim kattı. Bu deneyimi Çin'de Best Model of the World yarışmasında kullandım. Dolayısıyla buradaki başarımda Amerika'da Las Vegas'da geçen günlerimin çok büyük rolü olduğunu düşünüyorum. Çin'e gittiğimde ise çok güzel rakiplerimin olduğunu gördüm. Kültür düzeyleri çok yüksek idi.
- Bu tarz yarışmalarda dereceye girmek için güzellik yeterli oluyor mu?
- Miss Turkey dahil bu türden yarışmalarda sadece fizik yeterli olmuyor. İlk günden son güne kadar sizin tüm hareketleriniz, kişiliğiniz fiziğiniz davranışlarınız tahlil ediliyor ve bu unvanı onurla taşıyıp taşıyamayacağınızın kanaati oluşuyor.
BEN DEĞİL TÜRKİYE ANONS EDİLDİ
- Çin'de sonucu duyduğunuzda neler hissettiniz peki?
- İlk olarak ülkeme bu onuru yaşatmanın heyacanını yaşadım o an. Çünkü kraliçe unvanlı sonuçaçıklanırken benim adım değil Türkiye'nin adı anons edilmişti. Bu gurur verici, çok büyük, anlatılamaz bir duyguydu benim için.
- Güzelliğin önemli olduğu bir çevrede mi büyüdünüz? Hayallerinizde bu tarz yarışmalar hep var mıydı?
- Evet güzelliğin ve fiziğin de önemli görüldüğü bir çevrede yetiştim. Ne olur yanlış anlaşılmasın ama hep beğeniliyordum. Çevremde hep Miss Turkey'e katılmamı söyleyenler oluyordu. Liseyi bitirince ailemin de desteğini alarak yarışmaya katıldım. Geçtiğimiz yıl düzenlenen yarışmada ikinci oldum.
- 10 yıl sonrasına dair bir planınız var mı?
- Şu an tahsilim ön planda. 10 yıl sonrasını görmek çok uzak bana.
- Güzelliği konuşuyoruz, sormadan olmaz, kimdir sizce güzel kadın?
- Güzellik göreceli bir kavram aslında. Herkesin güzele kendi algıladığı yönüyle bakış açısı farklıdır. Önemli olan fiziki güzelliğin ötesinde kişinin yansıttığı iç dünyasını dışa vuruşudur. Tabii ki fiziksel bütünlük hele bu türden uluslararası yarışmalarda öne çıkmıyor değil ama yeterli de olmuyor. Gerek Las Vegas'taki gerekse Çin'deki yarışmacıların neredeyse hepsi güzeldi. Zaten ülkelerinden elenerekburalara geliyorlar ve onlara baktığınızda güzelleri görebiliyorsunuz doğal olarak.
ŞİİR YARIŞMASINDA DA BİRİNCİ
- Hep eğitiminize vurgu yapıyorsunuz, eğitiminizden de bahseder misiniz?
- Lise tahsilimin önemli bölümünü İstanbul'da Ayazağa Işık Koleji'nde yaptım. Şimdi de İzmir Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi 2. sınıfta öğrenimime devam etmekteyim.
- Bir yandan yarışma stresi bir yandan da eğitim hayatı. Nasıl baş ediyorsunuz tüm bu stresle ve yoğunlukla?
- Çok küçük yaştan beri piyano çalıyorum. Çok iyi hocalardan dersler aldım. Kendimce besteler de yapıyorum. Hatta küçük yaş grubu öğrencilerim de var piyano dersi verdiğim. Bir yandan şiirler yazıyorum. Bir şiirim var ki o da İstanbul Şiir Yarışması'nda birinci oldu. Sürekli kitap okuyorum. Kara kalem resimler yapıyorum. İki kedim var. Hayvanları koruma adına aktif görev halindeyim. Spor kısmında ise yüzme favorim.
TELEVİZYON NEDEN OLMASIN?
- Fiziksel olarak şanslı doğmuşsunuz. Peki bu güzelliği korumak için neler yapıyorsunuz?
- Bol bol yürüyorum. Yiyeceklerime özenle dikkat ediyorum. Yaz tatillerinde de Çeşme'de bolca denize giriyorum
- Çok güzel ve hukuk eğitimi alan bir genç kızın nedir gelecekteki iş hayali?
- Hukukçu olmak. Ama televizyon dünyasında da bana uygun güzel fırsatlar olursa değerlendirmek isterim.
- Gelelim ailenize, ailenizden bahseder misiniz biraz bizim için?
- Bir erkek kardeşim var. 19 yaşında. Adı Murat. Bahçeşehir Üniversitesi'nde ekonomi üzerine tahsil görmekte. Kendisi ayrıca lisanslı basketbol oyuncusu. Babam eski bir sanayici. Annem hayvanları çok seven bir ev hanımı, boş zamanlarında yağlıboya tablolar yapar.
