Bu yarışmaya çok uzun zamandan beri hazırlandıklarını anlatan Çelen, "Federasyona seçildiğimiz günden itibaren çok uzun vadeli plan yaptık. Dünya kupalarında ve ardından Avrupa Şampiyonası'nda gelen madalyalar, Dünya Şampiyonası'nda finallerde kaçan madalyalarla bunu adım adım takip ediyorduk. Çok şükür Türkiye cimnastik tarihinin en büyük madalyasını İbrahim Çolak ve Ahmet Önder ile kazandık. Ferhat Arıcan ve Nazlı Savranbaşı'nda katılmasıyşa dört olimpiyat kotası aldık." şeklinde konuştu.
Suat Çelen, Türkiye'nin olimpiyatlara ilk defa 2012'de Göksu Üçtaş Şanlı ile katıldığını 2016'da ise Tutya Yılmaz ve Ferhat Arıcan'ın onun izinden gittiğini belirterek, amaçlarının bu sayının üzerine çıkmak olduğunu, planlarının tuttuğunu ve bunu da madalyayla taçlandırdıklarını bildirdi.
"OLİMPİYAT MADALYASINA NE KADAR YAKIN OLDUĞUMUZU GÖSTERDİK"
Sporcuların madalyalarını Mehmetçiğe hediye etmelerinin kendilerini mutlu ettiğini vurgulayan Çelen, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülkemizi sevindirdiysek ne mutlu bize ama bugün itibarıyla antrenmanlarımız başladı. Önümüzde yine şampiyonalarımız var, dünya kupalarımız var. Her şeyden önemlisi 2020 Tokyo Olimpiyatları var. Biz her zaman diyorduk. Türk cimnastiğinin amacı artık olimpiyatlara katılmak değil olimpiyatlarda madalya almak. Burada olimpiyat madalyasına ne kadar yakın olduğumuzu gösterdik. İbrahim Çolak, halkada iki olimpiyat şampiyonunu geride bıraktı. Bu bizim için çok önemli."
Suat Çelen, başarıların istikrarlı şekilde devam etmesinin önemli olduğunun altını çizerek, "Gençlerde de önemli sporcular geliyor. Diğer olimpik disiplinlerimiz ritmik, trambolin ve parkurda Türk cimnastiği olimpiyatlarda adından uzun yıllar söz ettirecek." ifadelerini kullandı.
