Diyarbakır Sezai Karakoç Kültür ve Kongre Merkezi'nde "İnsanların kalbine dokunan en kolay şey müziktir" sloganıyla sahne alan Antakya Medeniyetler Korosu, Türkçe, Kürtçe, Arapça, Ermenice ve Zazaca şarkılar seslendirdi.
Antakya Medeniyetler Korosu şefi Yılmaz Özfırat, Diyarbakır'da farklı dinlere mensup insanların bir arada yaşadığını belirterek, "Evimizdeyiz. Çünkü Diyarbakır aslında Türkiye gerçeğidir. Farklı dinlerdeki, farklı dillerdeki insanların bir arada, dostça, kardeşçe yaşadığı bir şehirdeyiz.
Biz de böyle bir şehirden geliyoruz. Maalesef depremden sonra dostlarımızı, eşlerimizi, sevdiklerimizi, eşyalarımızı kaybettik ama Türkiye'nin güzel yüzü, birliktelik yüzü, bizi bugün buraya getirdi" dedi. Medeniyetler Korusu'nun müziğiyle yaraları sarmaya geldiğini aktaran Özfırat, şunları dile getirdi: "Bu ülkede herkes birbirine sıkı sıkı sarıldığında çok güzel şeyler olacağını düşünüyoruz.
Deprem bize yaralarımızı nasıl sardığımızı gösterdi. Kürt, Laz, Türk, Çerkez, herkes birbirine koştu. Belki de en önemli şey buydu. Bir ülkenin nasıl birlik olduğunu dünyaya gösterdik. Bu musibetten büyük dersler çıkaracağımızı düşünüyorum."
"ATMOSFER HARİKAYDI"
Dinleyicilerden Kadriye Kızılgün, "Bir Diyarbakırlı olarak Büyükşehir Belediyesine çok teşekkür etmek istiyorum. Antakya Medeniyetler Korosu'nu çok beğendik. Bu tür etkinliklerin devam etmesini çok isteriz. Atmosfer harikaydı." dedi. Ömer Faruk Tuğrul, harika bir gece yaşadıklarını ifade ederek, "Uzun zamandır böyle eğlendiğimi hatırlamıyorum.
Diyarbakır'da bu kadar kıymetli sanatçıları ağırladığı için başta yöneticilerimiz olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ederiz. Bu etkinliklerin devamını istiyoruz." şeklinde konuştu. Hatice Yarcı ise, "Bu etkinlik kendimizi çok değerli hissettirdi. Böyle projeleri biz Diyarbakır halkıyla paylaştıkları için çok teşekkür ederiz. Böyle etkinlikler bizim için çok değerli." diye konuştu. Depremin meydana geldiği saatin ve kurtarma çalışmalarının sahneye yansıtıldığı konseri, davetliler ayakta alkışladı.
