Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Kavga sınıfsaldır

Kemalizm bir yandan, dincilik öbür yandan, bunun kılıfıdır.
Temeldeki ayrışmanın "üstyapıdaki" görüntüsüdür.
Bu bir "bürokrasi-halk" kavgasıdır.
Uzun zaman "bizde niçin bir aristokrat sınıfı yoktu" diye ağladık... Sözde, aristokrasi olsaydı burjuvazi de gelişecek, eh bu da proletaryayı doğuracaktı... Arkasından, gelsin devrim... Amma kolaydı ha!
Oysa bizde bir aristokrat sınıfı vardı: Bürokrasi.
Halka köpek muamelesi eden bürokrasi.
Bizde bir burjuva sınıfı da vardı: Gayrımüslimler.
Bürokrasi bunların belini kırdı.
Bunların yerine kendi "bağımlı ve güdümlü" burjuva sınıfını yaratmaya çalıştı. (Gezi olaylarını hangi holdinglerin desteklediğine bakarsanız anlarsınız.)
Fakat iktidarı da asla elden bırakmadı.
Osmanlı'da da iktidardaydı, cumhuriyette de.
Yalnızca "alaturka A kadrosu" gitmiş, onun yerine "alafranga B kadrosu" gelmişti...
Cumhuriyet bir memur diktasıydı.
Çaresiz kalıp demokrasiye geçince bu dikta "vesayete" dönüştü, ağırlığı hep hissedildi.
Halk da çaresiz kalıp dinine sığındı.
Bürokrasi güya iktidardan gitmişti ama her an geri gelebilirdi...
Nitekim 1960, 1971, 1980 ve en son 1997'de geldi de.
Buna Atatürkçülük kılıfı geçirdiler.
Kendini memleketin efendisi sanan ve en az halk kadar ezilen ve sömürülen küçük memura böyle yutturması daha kolaydı...
Bugün başı örtülü kızlara saldıranlar, bu zokayı yutanlardır.

***

Bugün bürokrat kuyrukçuluğu eden ve kendini sosyalist sanan birçok ahmak vardır.
"Kullanıldıklarının" da farkında değillerdir.
Halkla hiçbir ilgileri yoktur ama bürokrasiyle ilgileri fena halde vardır.
Cumhuriyet Halk Partisi bir memur partisidir.
İsmet Paşa solun lideri değil, memurların padişahıdır.
Rakı içmekle solcu olunmaz, namaz kılmakla sağcı olunmadığı gibi.

***

Daha önce 1950, 1965 ve 1983'te iktidara gelmeye çalışmış ama her seferinde bir punduna getirilip baltalanmış olan halk, 2002'de bu sefer "sağlama" gelmiştir ve kolay kolay da gitmeyecektir.
Halk tarih boyunca çok ezilmiştir ama artık eskisi gibi "pıstırılamaz"...
Bunun en iyi örneğini de son darbe girişiminde şehit vererek göstermiştir.
Bu iktidar elbette "kendi burjuvasını" da yaratmıştır, sosyalist bir hareket değildir ki...
Ama bu burjuva artık bürokrata uşaklık eden değil, bürokratı yerli yerine oturtan burjuvadır.
Halk da onu destekliyor.
1946'dan beri desteklemişti ama o zamanlar bu sınıf çok cılızdı...
Artık değildir.
Sosyalistlerin hamşo kesimi de, bu yaptığımızın sınıfsal tahlil olduğunu bilsin ve bize küfür etmeye de devam etsin.
Öyle ya, başörtüm yok ki yırtsınlar!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA