Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Ahi

Rahmetli babam anlatırdı:
Eskiden esnaf o kadar dürüst, o kadar iyiliksevermiş, o kadar birbiriyle dayanışma içindeymiş ki, bir dükkancı müşteriye şöyle dermiş:
"Ben bugün çok satış yaptım, karşı dükkandaki arkadaş daha siftah bile etmedi, ben sana bir şey satmıyorum, git ondan al!" Bu bir ahlaktır.
Bu, "ahi" ahlakıdır.
Ahiliğe bir çeşit "Türk tipi lonca" da diyebiliriz.
Anadolu yüzyıllarca ahilik sayesinde ayakta durmuştur.
O güzelim tasavvuf felsefesine yaslanan ahilik, kapitalizm öncesi düzende iyiliğin, doğruluğun, dürüstlüğün, sosyal dayanışma ve yardımlaşmanın kalesi olmuştur.
Ahi örgütleri esnaf arasında "kalite kontrolu" ve "fiyat kontrolu" da yaparlardı...
Ne ki, ahilikten kapitalizm çıkmaz.
Yani "ekonomik ilerleme" sağlanmaz.
Kapitalizm çıkarcı, bencil, acımasız, birbirinin gözünü oymaya dayalı bir düzendir.
"İlerleme" yani sermaye birikimi ve yatırım için de sömürü önşarttır.
Kapitalist ekonomi palazlanıp Batı'da lonca düzeni çökünce, bizde de ahilik ortadan kalktı.
Patron ile işçiyi aynı örgütte toplayıp bir çeşit denge kuran lonca düzeni (korporatizm) çökünce bunlar birbirleriyle iyi geçinmek yerine birbirlerinin gırtlağına sarıldılar.
Faşistlerin, özelikle İtalyan faşistlerinin korporatizmi yeniden canlandırma arayışları modern dünyada sökmezdi, sökmedi.
Batı, lonca güvenliği elden gidince "sendika"yı yarattı.
Bu ahilik gibi dine dayalı bir ahlak düzenine sahip değildi tabii, "laik" bir müesseseydi.
İşveren sendikasıyla işçi sendikası da artık birbirine düşmandı.

***

Bizde ahi ahlakı yerine yeni bir ahlak düzeni konulamadı (hangi alanda konulabildi ki?) Başıboş kalan ve birbiri tarafından da artık kollanmayan esnaf, kazıkçılıkla, batakçılıkla, tokatçılıkla tanıştı!
Karşılıksız çek verir, borcunun üstüne yatar, çürük ve bozuk mal sokuşturur oldu.
(Kitap yazıp telif hakkımızı istediğimiz zaman yayıncı yüzümüze karşı pis pis sırıtıyordu... Küçük bir örnektir.) Ortalığı "korsan ekonomisi" ve "dolandırıcılık sektörü" ele geçirdi.
Hepsi böyledir demedik ama bir kısmı böyledir.
Lumpen sınıfı, lumpen esnafla bütünleşti.
Artık ne alıcı kural tanıyordu ne satıcı...

***

Bu ay sonunda Konya'da, Selçuklu Kongre Merkezi'nde bir "Uluslararası Ahilik Fuarı ve İş Ahlakı Zirvesi" düzenleniyor...
Yer de anlamlı, zıvanadan çıkmış Türk tipi kapitalizmde konu da anlamlı.
Cumhurbaşkanlığı makamının himayesinde olduğuna göre iktidar da destekliyor.
Acaba bu gibi girişimler, ucu görünmüş yeni bir insan tipini, "Müslüman Türk kapitalistini" doğurabilecek, ortaya bir kurallar bütünü koyabilecek midir? Zor.
Türk sosyalistleri de düşünce üretebilen insanlar olsalardı, belki "ahilik ahlakını üst düzeyde yeniden üretecek bir Türk tipi sosyalizm teorisi" geliştirebilirlerdi...
Çoğu "ahi" kelimesini hayatında hiç duymamıştır. Ört ki ölem.
Tam tersine, buna benzer birşeylere ulaşmaya çalışan Kemal Tahir gibilerine hakaret ettiler.
Bugün de yok hükmündedirler.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA