Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Genç insanın aklı gelecektedir...

Bugün bazı politikacı dostları üzeceğim.
Bazı iletişimcilere pek de yüzleşmek istemedikleri bir gerçeği anlatmaya çalışacağım.
Çünkü konu gençlik...
Çünkü konu yaşını başını alanlarla gençlerin politikaya yaklaşımındaki fark...
Daha doğrusu, konumuz şu soru: "Gençler niye Türkiye'nin yakın geçmişine ilgi göstermiyorlar? AK Parti iktidarından önce yaşanan yoksunluklarla bugünün imkanlarını karşılaştırmak konusunda neden bu kadar gönülsüzler? Neden her şeyi değerlendirmeye bugünden başlıyorlar?"

***

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz


Aslında cevap basit: Çünkü (adı üzerinde) genç onlar!
Yani onlar için hayati önem taşıyan tek şey gelecek...
Yaşını başını almış kuşaklardan farklı olarak gençlerin önünde upuzun bir gelecek uzanıyor.
Bugünden üzerlerine doğru hızla gelen geleceğe bakıyorlar.
Hani gelen de öyle bir "gelecek" ki...
Hiç öyle 70'lerin yağ ve tüp kuyruklarına bakarak, kıyaslayarak anlaşılacak gibi değil.

***


Kimi dostlar "eski-yeni Türkiye" farkını gençlere anlatırsak, iyi olacağı konusunda ısrarlılar.
Mesela eski sağlık sisteminin sefaletini bilsinler de yenisinin değerini bilsinler istiyorlar.
Ben de istiyorum. Çünkü "değer bilmek" hem meziyettir hem de bugünün tahlilinde faydalıdır.
Yani anlatabilsek iyi olur...
Lakin anlatamıyoruz. Peki niye?
Çünkü gençler için ard zamanlı (tarihsel) kıyaslar ikincil önemdedir.
Onlar oraya, buraya ve dünyaya bakarlar; yani düşünme ve kıyaslama modelleri eş zamanlıdır.
Karıştırmamalı...
Onlar için tarih meraklı ve değerlidir ama yakın geçmiş boşlukta salınır durur.
Ve unutmayın...
İnsan, yaşlandıkça geçmişle haşır neşir olur, baştan kurgular, anlamlandırır, kategorikleştirir.

***


Sonuç olarak...
Gelecek seçimde ilk kez oy verecek milyonlarca genci düşünmeye sevk etmek istiyorsak...
Gençlerin Türkiye'yi bir bütün olarak zihinlerinde ve kalplerinde kucaklamasını istiyorsak...
Gelecek vizyonumuzu anlatmak gerek.
Onlar için bir gelecek...
Ağırlık verilmesi gereken nokta burasıdır.

***


NOT DEFTERİ
Hiç kimse tek başına bir ada değildir. Her insanın ölümü beni de eksiltir. Bu yüzden çanların kimin için çaldığını öğrenmeye çalışma. Senin için çalıyor.
(E. HEMINGWAY/ Çanlar Kimin İçin Çalıyor)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA