Türkiye'nin en iyi haber sitesi
DİLEK GÜNGÖR

Nedir bu normalleşme?

Herkes soruyor: Nedir bu normalleşme? Faiz artışını böyle süslü laflarla mı savunuyorsunuz? Finans çetelerine diz mi çöktünüz? Ekonomi yönetimi geri vites mi yaptı?
Eminim, son günlerde art arda alınan normalleşme adımları karşısında böyle düşünenler vardır.
Haklılar mı, derseniz.
Belki filmi 2018'e sarmakta fayda var. Biliyorsunuz, o dönemde spekülatif atakla TL'nin dolar karşısında değer kaybını önlemek için faizler yüzde 24'lere kadar çıkarıldı. Sonra uygulamaya alınan dengelenme politikalarıyla enflasyon ve cari açık düşmeye başladı. Eli güçlenen Merkez Bankası faizleri kademeli olarak gevşetti. Bu bankalara da yansıdı. Ekonomik faaliyetlerde toparlanmayı hissetmeye başladığımız sırada dünyanın başına (tabii Türkiye'nin de) virüs belası sarıldı. Açıkçası, yeni yeni toparlanmaya başlayan ekonomi fırtınanın ortasında kaldı. Olağanüstü dönemler olağanüstü tedbirler gerektirir. Pandemi de böyle bir dönem olduğu için alışılmış reçetelerle o dönemde sorun çözülemezdi. Merkez Bankası, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu, Borsa İstanbul, Sermaye Piyasası Kurulu da buna uygun tedbirleri devreye soktu. O dönemde getirilen tedbirlerin hepsinin geçici olduğu belirtildi. Şimdi alınan kararların adına 'normalleşme' denilmesinin sebebi de bu sanırım

***


Ne yapıldı?
Pandemi döneminde ekonomik faaliyetin canlanması için gerekli olan parasal genişleme adımları etkisini göstermeye başladı, toparlanma hızlandı. Talep yükselip enflasyon göstergeleri bozulunca Merkez Bankası likiditeyi sıkılaştırdı. Bankaların fonlama maliyeti yükseldi. En sonunda fiili durum, tabelaya yansıtılarak faiz artırıldı.
Ne yapıldı?
2018'den sonra TL'de yaşanan spekülatif ataklar nedeniyle yabancıların TL borçlanarak işlem yapmasını zorlaştıran BDDK, bu kararlarını gevşetti. Vatandaşın dolara yönelmesini azaltmak için uygulanan vergiler döviz alma iştahını kesti ama satma eğilimini de olumsuz etkilemeye başlayınca burada da geçici uygulamadan vazgeçildi. TL mevduatı cazip kılacak vergisel teşvikler getirildi. İyi de oldu. Zira, birçok ülkede mevduatta stopaj ya yok ya da daha az... O yüzden kalıcı bir adım haline bile getirilebilir.

***


Ne yapıldı?
Pandemi sürecinde kamu bankaları piyasayı fonlarken özelleri sisteme sokmak için uygulamaya alınan aktif rasyosu gevşetildi. Bankalar kredi vermeme maliyeti nedeniyle yan yolları deniyorlardı, şartlar uygunlaştıkça muslukları açmaya da başladılar. (Hatta rakamlara bakarsanız son haftalarda kamu yerine piyasayı fonlayanın yabancı özel bankalar olduğunu görürsünüz.) Ben önümüzdeki günlerde bu rasyonun tamamen kaldırılacağını da düşünüyorum.
Önümüzdeki günlerde ekonomi yönetiminden dolarizasyonu azaltacak, TL'ye güveni sağlayacak, yabancıları yeniden sisteme sokacak başka adımlar da gelebilir.
Örneğin, yüksek oynaklıktan yatırımcıları korumak amacıyla getirilen marjın yeniden çıkarılması ve açığa satış yasağı gibi…

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA