Dünya, bir tarafta barış ve insan hakları savunucularıyla dolup taşarken, diğer tarafta ise siyasi ve ideolojik farklılıkların gölgesinde bireyler arasında derin uçurumlar oluşuyor. Belki de insanoğlunun doğasında yatan çatışma ve çekişmeler, bu tür destek eylemleriyle daha da belirgin hale geliyor. Öyle günlerden geçiyoruz ki 21. yüzyılın skandalları ardı arkasına kesilmiyor.



Düşünebiliyor musunuz, pilot ve oyuncular Filistin'e destek verdikleri için işlerinden oluyor. Savaşla beraber insanlık ikiye bölündü, baskı altında tepkisizleştiriliyor herkes ve ilginç olan şu ki kimse buna sesini çıkarmıyor. İsrail'in Filistin'e karşı saldırılarına tepki gösteren Meksikalı oyuncu Melissa Barrera, 'antisemitist' (Yahudi düşmanı) olarak değerlendirilerek 'Çığlık 7' filminin kadrosundan çıkarıldı. Barrera'nın kovulmasının ardından, Jenna Ortega da yapımdan ayrıldı. Oyuncuların başına gelenler pilotların da başına geldi. Montreal'de Filistin'e destek için bir yürüyüş gerçekleştirildi. Bu yürüyüşe katılanlar arasında bir havayolları şirketinde kaptan pilot olarak görev yapan bir kişi de vardı. Elinde 'Cehennemde yan İsrail' sloganının yazılı olduğu pankartı taşıyan pilotun, görüntülerinin sosyal medyada yayınlanmasıyla eyleme katıldığı fark edildi.



Şirket, pilotun işine son verildiğini açıkladı. Yapılan açıklamada; 'Her türlü şiddetin karşısındayız. Pilotun artık bizimle çalışmadığını ve işten çıkarıldığını bildiririz. Bu eylemler asla kabul edilemez' ifadelerine yer verildi. Filistin'e destek veren pilotlar ve oyuncular, sadece meslek hayatlarını riske atmıyorlar, aynı zamanda insanlık adına da bir çatışmanın içine çekiliyorlar. Bir yanda 'Ne gerek var tepki göstermeye' diyenler, ki bu kesimi anlamak çok güç, diğer yanda 'Baskıyla işinden olan insanların uğradığı haksızlık, büyük acımasızlık' diyenler... İşte bu tarafta olup toplumda başlayan kutuplaşmayı şaşkınlık içinde takip ediyorum.

İNSANLIK ÖLDÜ MÜ?
Bu durum, insanlığın nasıl ikiye ayrıldığını gözler önüne seriyor. Bu savaş, sadece topraklar arasında değil, aynı zamanda insanların duygu dünyasında da izler bırakıyor. İnsanlık, masumiyetini ve duygularını kaybetme riskiyle karşı karşıya. Sonuç olarak, bu tür destek eylemleri, dünya üzerindeki insanları bir araya getirmek yerine, bazen daha fazla ayrışmaya yol açıyor. Bu derin bölünmeler, barış ve anlayışın önündeki engelleri yükseltiyor. Belki de gelecekte, toplumların farklılıklarını birleştirecek ve insanlığın ortak değerlerine odaklanacak yeni bir yaklaşım bulunabilir. Dilerim o günleri görürüz, insanlık geri gelmeli...



ADİLE NAŞİT'İ KİM OYNAMALI?
Türk sineması adına heyecan verici bir haber uzun zamandır alamıyorduk. O kadar özledik ki beyazperdede nitelikli yapımlar izlemeyi. Gerçek bir sinemaseverseniz eğer 'Biz de' dediğinizi duyar gibiyim. O halde sevinebilirsiniz çünkü yerli sinemayı son yıllarda etkisi altına alan biyografi filmlerine bir yenisi daha ekleniyor. Türk sinemasının usta oyuncusu, Hababam Sınıfı'nın Hafize Ana'sı Adile Naşit'in hayatı sinemaya aktarılıyor. Bunu duyduğumdan beri Adile Naşit'i Binnur Kaya'dan başkası oynayamaz diye düşünüyorum.



Filmin senaryosu ise Gani Müjde'nin imzasını taşıyor. Film; kariyeri boyunca sayısız film ve tiyatro oyununun yanı sıra, çocuklara masallar okuduğu unutulmaz 'Uykudan Önce' programıyla televizyon tarihine de geçen Adile Naşit'in 25 ile 35 yaş arasındaki dönemini anlatacak. Gani Müjde'nin şimdi Adile Naşit'i canlandıracak isim için oyuncu arayışına girdiği bildiriliyor. Dilerim Binnur Kaya olur. Bu arada filmde usta sanatçının ailesinin yanı sıra ünlü arkadaşlarıyla olan ilişkilerine de yer verilecek. Bakalım ortaya nasıl bir film çıkacak merakla bekliyoruz...