Mehmet Ali Erbil'in TNT'deki programına konuk olan yaşlı amcayı canlı yayından kovmasını eleştirmiştim. İnternete yansıyan görüntülerde Erbil, seyircilerin arasında bir yaşlı amcaya mikrofonu uzatıyordu. Yaşlı amca konuşmak istemeyince Erbil, "Konuşmayacaksan burada ne işin var? Niye geldin?" diyor ve yardımcılarından amcanın stüdyodan çıkarılmasını istiyordu.

ERBİL GERÇEĞİ AÇIKLADI
Erbil aradı, internete yansıyan görüntülerin bir de öncesi olduğundan bahsetti.
Efendim, önceki yazımda belirttiğim bu yaşlı amca, canlı yayınlarda para karşılığı koltukları dolduran ekiptenmiş. Yani görevi; eğer Erbil soru sorarsa yanıt vermekmiş.
Bu yöntem de, ayrı bir eleştiri konusu aslında ama stüdyolar bir şekilde izleyicilerle doldurulmak zorunda ya...
Her neyse, bu konuyu başka bir yazıda ele alırız, şimdi sözü Erbil'e bırakıyorum:

"DÖVECEKMİŞ GİBİ BAKTI"
"Öncelikle tartıştığım kişi, yazında belirttiğin gibi babam yaşında değil, benden küçük. Mikrofonu uzattım, eliyle itti, hem de iki kere... Bana dövecekmiş gibi öyle bir baktı ki, şaşırdım kaldım. Haliyle tepki gösterdim bu olaya. Çünkü hiç beklemediğim çok kaba bir hareketti.
30 yıldır canlı yayın yapıyorum. Guinness Rekorlar Kitabı'na gireceğim. Bu kadar çok yayın yapan bir insanın başına bazen bu tür istenmeyen olaylar gelebilir.
Ama bunun gibi en küçük bir olay, Erbil'in başına geldiğinde medya tarafından abartılıyor. Başkası olsa 'Aaa amcacığım, sen ne şekersin' der, yapılan ayıbı sineye çekerdi. Fakat ben halkın içinden gelen bir şovmenim. Bu tip durumlarda bile rol yapmadığım için halk beni yıllardır izliyor."

YAPTIĞI YİNE DE HOŞ DEĞİL!
Erbil'in de haklı olduğu noktalar olabilir. Bana sorarsanız, ünlü şovmen biraz da program yönetmeninin hatasına kurban gitmiş gibi gözüküyor.
Bırakın konuşmayı, arıza çıkarma potansiyeli olan bir insanın seyircilerin arasında, hem de en ön sırada işi ne?
Lakin Erbil gibi usta bir şovmen her şartta duygularına hakim olmalı. Ne olursa olsun amcayı azarlaması hoş değildi.
Önceki yazımda da belirttiğim gibi ben Erbil'in diğer gaflarında da art niyetli olduğuna hiç inanmadım. Çünkü Erbil, ne çektiyse canlı yayınlardaki hiperaktifliğinden, doğaçlama sunumundan çekti. Bu sunum tarzı onu vazgeçilmez yapıyor ama arada da gaflara imza attırıyor.
Ne diyelim, Türk halkı onu seviyor. Gülü seven, dikenine katlanır.