Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Türkiye'ye yönelik gereksiz çıkışından sonra geri adım atan bir açıklama yapmıştı. Tam gerginlik unutuluyordu ki, bu kez Türkçe tweet attı.
Evet, Macron artık bıkkınlık yarattı, ondan sıkıldınız ama Türkçe tweet yazması sıra dışı bir olay! Fransızlar, Fransızca konusunda çok hassaslar. Kibirlerinden İngilizce konuşanlara bile Fransızca yanıt verirler.
Dil konusunda böylesine duyarlı, milliyetçi bir ülkenin cumhurbaşkanına Türkçe tweet attırmak önemli bir hadise.
Ancak tweet'in Türkçesinde anlam kargaşası var. Sanki 'Google translate' kullanılmış! Örneğin tweet'teki 'Naiflik olmaksızın' ne demek? Koskoca Fransa'da Macron'un derdini doğru dürüst anlatacak bir çevirmen bulamadınız mı?

Ortaylı'dan yıldızlı pekiyi
Geçtiğimiz günlerde ameliyat olan ünlü tarihçi İlber Ortaylı, sosyal medya hesabından sağlık durumuna ilişkin bir video yayınladı. Ortaylı, videoda Türk tıbbının çok gelişmiş olduğuna vurgu yaptı:
"...Benim için kolay bir dönem olmadı; fakat bu sıkıntılı günlerde en önemli şey, kendimi emanet ettiğim ellerin güvenirliliğiydi. Yeni bir asistan ve hemşire neslinin yetiştiğini gördüm. Bunlar yeni okullarımızda en başta bu müessesenin kendi hemşire mektebinden mezunlar ve fevkalade başarılı, iddialı ve hırslı bir çalışma içindeler. Türk tıbbının böyle ilerlediği bir sırada onları birtakım iyi kontrol edilememiş salgınlarla veya gevşek tedbirlerle yormanın alakası yoktur. Çünkü Türkiye sadece kendi halkının değil bütün civardaki milletlerin tıp hizmetinin en iyi şekilde verilmesine ve yükseltilmesine aday bir ülkedir."
Kısacası Türk sağlık sistemi, kolay kolay bir şeyi beğenmeyen, aşırı mükemmeliyetçi İlber Ortaylı'dan yıldızlı pekiyi aldı!

30 santim hortum!
Covid-19'u ciddiye almayanlara, maske takmayanlara belki bu haber etkili olur: Virüs nedeniyle akciğeri tahrip olan ve nefes almakta güçlük çeken hastalara 30 santimetre uzunluğunda ve serçe parmağı kalınlığında solunum hortumu takılıyor.
Akdeniz Üniversitesi Hastanesi koronavirüs yoğun bakım servisi sorumlusu Prof. Dr. Murat Yılmaz, bu hortumun çok ciddi operasyon olduğunu ve normal bir insanın bünyesinin kaldıramayacağı acılar verdiğini söyledi.
Hortum, hastanın ağzından ciğerlerine kadar itiliyor. Bu işlemi yapabilmek için hasta tamamen uyutuluyor, kasları geçici süreyle felç ediliyor. Ardından hasta yeniden makineye bağlanıyor.
Dr. Murat, "Maske takmayanları 30 santimlik hortum bekliyor... Gönüllü bir insana sorsak 'Bundan nefes almak ister misin?' diye, dünyaları versen kimse kabul etmez" diyor. Covid-19'a karşı elimizde üç silahımız var; hijyen, sosyal mesafe ve maske! Herkes maske takarsa sokağa çıkma yasağına gerek kalmaz. Maske takmak memleket meselesidir!

Psikiyatr ne yapmalı?
Psikiyatr Profesör Doktor Arif Verimli, 'Kırmızı Oda' dizisiyle ilgili şu tweet'i attı: "Kırmızı Oda, psikiyatri pratiğinin farkındalığı için güzel bir proje, Binnur Kaya muhteşem oyuncu, Gülseren Budayıcıoğlu'nu pek severim ama hastam bir şey anlatırken o mimikleri yaparsam o görüşme yararını yitirebilir..." Verimli, ekrana yansıyanın dizi olduğunu unutuyor galiba. Oyuncu sıfır tepki verse dramatik etki kaybolur.
Peki, abartılı olmamak şartıyla psikiyatrın mimikleri hasta ile bağ kurmayı kolaylaştırır mı? Dizide psikiyatrın hastayla dertleşir gibi konuşması doğru mu? Uzmanların yanıt vermesi gereken sorular bunlar.