Şile'de salgına aldırış etmeyen yaklaşık 2 bin genç festival düzenledi. Festival için kamp kuran ve sosyal mesafeyi hiçe sayan gençler el ele tutuşup halay çekti, karşılıklı göbek attı.
Ankara-Sincan'da koronavirüse yakalanan bir vatandaşın sabah saatlerinde evde olup olmadığını kontrole giden filyasyon ekibi kapıda 30 çifte yakın ayakkabı ile karşılaştı.
20'ye yakın kişiyle koronavirüs kahvaltısı! Pes doğrusu!
Bunun gibi her gün birçok haber okuyoruz. Cezalar artırıldı, sürekli uyarı yapılıyor ama değişen bir şey yok! İşte bu sorumsuz insanlar yüzünden salgının önüne geçemiyoruz ve çocuklarımız okula gidemiyor!
BİLEKLİK UYGULAMASI
Covid-19 salgının çıkış noktası Çin'in Wuhan kentinden salgın haberi yerine havuz partileri ve gece kulüplerindeki kalabalık eğlence görüntüleri geliyor. İzlerken şaşırıyoruz.
Wuhan'dan ilk gelen görüntülerde yetkililer bazı evlerin kapılarına tahta çakıyordu. Maske takmayanlar uzun bir çubuğa bağlı halkayla yakalanıyordu. Karantina kurallarına uymayanlar, hastaneye gitmeyi kabul etmeyenler karga tulumba araçlara bindiriliyorlardı. Elbette bunlar hiç hoş görüntüler değildi ama Çin işte bu son derece sert tedbirlerle salgını yendi!
Türkiye'de de Çin kadar olmasa da sert tedbirlere ihtiyaç var. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Koronavirüs pozitif çıkanlara elektronik bileklik uygulaması yapılacak" dedi. Eğer bu kişiler karantinada olması gereken yerlerden uzaklaşırsa cihaz güvenlik görevlilerine sinyal gönderecek.
Geç alınmış doğru bir karar. Bu yöntem umarım hızlıca yaygınlaşır. Covid-19 hastası olduğu halde toplum içinde dolaşanların yaptıkları cinayete teşebbüs sayılır. Bu kişilere karşı daha sert önlemler almalıyız.
RTÜK haklı ama zor uygulanır
RTÜK dizilerin ve televizyon programlarının yayını öncesi "Bu program Covid- 19 tedbirleri kapsamında çekilmiştir" uyarısı yayınlanmasını istedi.
Güzel bir uygulama ama ucu çok açık, net değil! Bir dizi seti için "Covid-19 tedbirleri alındı" demek bence çok iddialı bir beyan olur. Bu tedbirlerin alınıp alınmadığı nasıl denetlenecek?
Öte yandan RTÜK de haklı. İzleyicilerden Covid-19 kurallarına uyulmadığına dair çok şikayet geliyor ve çoğu haklı şikayetler. Örneğin bazı yarışmalarda hijyen ve sosyal mesafe kurallarına uyulmadığını, yarışmacıların kan ter içinde birbirlerine yakın mücadele ettiklerini ve temasta bulunduklarını izliyoruz. Bazı programlarda ise yorumcular çok yakın mesafeden birbirlerine bağırıyorlar! Bazı yarışmalarda jüri üyelerinin bağıra çağıra konuşurken etrafa yaydıkları tükürük damlacıklarını bile seçebiliyorsunuz. Şimdi bu programlara Covid-19 tedbirleri kapsamında çekildi uyarısı yapılsa kim inanır ki? Özetle RTÜK uyarı isteğinde sonuna kadar haklı ama tedbirlerin ne kadarına uyulur orası meçhul!
Merve bu nasıl bir denge?
Yaptığı işlerden çok garip açıklamaları ve seksi pozlarıyla gündeme tutunmaya çalışan Merve Boluğur son açıklamasıyla saçmalamanın limitlerini zorladı bence. Ünlü oyuncu her yerde ısrarla maske takmama nedenini şöyle açıkladı: "Mesafeleri olan bir insanım. Doğuştan sosyal mesafem olduğu için maske takmıyorum. Mesafeliyim ama eğlenceli bir tarafım da var. O yüzden dengelediğimi düşünüyorum."
Bu nasıl bir mantıktır? Nasıl mucize bir dengeleme bu? Atom fiziğine de profesörlüğe de lanet olsun!
