Ödüllü oyuncu Nihal Yalçın, sosyal medyada paylaştığı şu yorumla gündeme oturdu: "Günaydın, çok gaza geliyorsunuz birbirinizden, birbirinizi çok etkiliyorsunuz. Görüyorum buradan hep. Bir de ne ara hepiniz dizi yorumcusu oldunuz be! Oyunculuk filan övüyorsunuz bi de, böyle karnıma ağrılar giriyor. Bazı konularda benim cehaletimin görüldüğü kadar görüyorum cehaletinizi. Hadi ona da cehalet demeyim de kendinizi bilmezliğiniz diyelim..."
Yalçın isim belirtmiyor ama bu yorum tam da 'Bir Başkadır' dizisinde 'Meryem' karakterini canlandıran Öykü Karayel'i övmeyenin dövüldüğü günlere denk geldi. Ayrıca daha önce dizi kulislerinde 'Bir Başkadır'da Yalçın'ın da oynayacağı konuşuluyordu!
Dizide Karayel'in performansı gayet iyi. Yani Yalçın'ı çıldırtacak bir vasatlık yok Karayel'in performansında. 'Yeraltı' ve 'Araf' filmlerinde canlandırdığı karakterlere ve etkileyici oyunculuğuna baktığınızda Yalçın'a da 'Bir Başkadır'da güzel roller düşebilirdi diye düşünebiliriz. 'Meryem' karakteri için Karayel gibi genç bir yüz aranıyordu. Belki de Yalçın, Derya Karadaş'a rolünü kaptırdığı için üzgündü. Ama tüm bu varsayımlar Karayel'in performansını değersizleştirmez.

Bu noktada Yalçın'ın, Karayel'in performansını beğenenleri aşağılaması gerçekten berbat bir durum. Tamam, sanatçıların egosu yüksektir, birbirlerini çok kıskanırlar ama bunu Yalçın gibi sosyal medyada deşifre etmek büyük vasatlık. Yalçın'ın yorumundan kıskançlık akıyordu! Hiç gerek yokken kendini canlı bomba gibi patlattı.
Ayrıca bir oyuncunun performansını beğenmek neden cahillik olsun? Atom fiziğini mi tartışıyoruz, herkes diziler hakkında yorum yapabilir! İnsanların neyi beğenip beğenmeyeceğine kendisi mi karar verecek?
Öte yandan Yalçın'ın Twitter'da linç edilmesini de doğru bulmuyorum. İnsanlar zaman zaman Yalçın gibi saçmalar, hatalar yapabilirler. Her saçmalayanı ya da hata yapanı acımasızca linç ede ede nereye varacağız? Linç kültürü küresel bir sorun ve fikir özgürlüğünü her geçen gün daha da daraltıyor!

Covid-19'un magazine etkisi
Geçtiğimiz günlerde İstanbul'da düzenlenen bir partide Takvim'in başarılı muhabiri Doğan Savaş'ın dışarı çıkan ünlüleri tanıyabilmek için gösterdiği çabaya bakar mısınız? Muhabir arkadaşlarla konuştum, Covid-19 salgını nedeniyle maske takan ünlüleri tanıyabilmek için tıpkı Doğan gibi büyük çaba harcadıklarını söylüyorlar. Bazen ünlüleri, maskenin yanında şapka ve gözlük de takınca tanımak daha da zor oluyormuş. Böyle durumlarda muhabirler maskeli kişiye ismiyle seslenip, karşılık vermesini bekliyormuş. Ya da maskeli ünlüyü çevresindeki insanlardan, aracından tanımaya çalışıyorlarmış.

Altaylı nasıl başladı, nasıl bitti?
Fatih Altaylı, Formula 1 İstanbul GP'sinin sıralama turlarında şu yorumu yapmıştı:
"Herkes Hamilton'ın söyledikleri doğru mu diye soruyor. Doğru. Tüm pilotlar asfalttan şikayetçi. FIA ve Tosfed 'Asfaltı yenilemeye gerek yok. Birkaç yere yama yeter' dediği halde iyi niyetli bir işgüzarlıkla atılan asfalt büyük sıkıntı yarattı. Lastikler çalışmıyor."

BÜYÜK DEĞİŞİM
Aynı Altaylı, yarıştan sonra "FIA son derece memnun, F1 tarafı memnun, önümüzdeki sezonu bize verme doğrultusunda ciddi istekleri var... Her şey kusursuz işledi. Neredeyse 10 numara bir organizasyon oldu" dedi.
Altaylı'nın yaşadığı bu ışık hızı değişim sosyal medyada 'Nasıl Başladı?-Nasıl bitti?' diye espri konusu oldu. Fatih Altaylı bu! Formula 1 pilotlarından bile daha hızlı viraj döner!