Yarın 24 Kasım Öğretmenler günü. Kutsal bir mesleği yerine getiren öğretmenlere duyulan saygı ve sevgiyi öne çıkarmaya çalışan reklamları, afişleri görmeye başladık...
Bazı belediyeler de billboardlar'da öğretmenler gününü kutlayan afişler sergiliyorlar.
Bursa-Mustafakemalpaşa Belediyesi'nin hazırladığı bu afiş ise tartışma yarattı.
Afişte başöğretmen Atatürk'ün yanı sıra, 'Hababam Sınıfı' filmi serisinin unutulmaz karakterleri;
Mahmut Hoca, Badi Ekrem, Külyutmaz, Uzak Doğu dövüş filmlerinin usta ismi Jackie Chan, 'Star Wars' serisinin ünlü Jedi ustası Yoda Hoca ve 'Ninja Kaplumbağalar'ın gizemli lideri Splinter Usta yer alıyor.
Ve afişte "Bazı Öğretmenlerin yeri çok ayrıdır", "24 Kasım Öğretmenler Günü" kutlu olsun sözleri yer alıyor.
Hadi öğretmen denince akla ilk gelen Mahmut Hoca ya da Badi Ekrem'dir. Onların bu afişte olması normal ama ulu önder Atatürk ile Yoda Hoca, Jackie Chan ya da Splinter Usta'nın bir arada olması saçma, anlamsız olmamış mı?
Elbette Atatürk tabu olmasın ama Jackie Chan ile Atatürk nasıl yan yana gelebilir? Jackie Chan'in öğretmenlikle ne alakası var?
Öğretmenlikle karateci ya da karate hocası olmanın benzer yanı ne olabilir ki?
Aynı şekilde Splinter Usta ve Yoda Hoca da Atatürk'ün yanında garip durmuşlar.
Derdim milliyetçilik taslamak değil. Fazla abartmaya gerek yok. Evet, karşımızda gülüp geçebileceğimiz bir afiş var. Elbette Mustafakemalpaşa Belediyesi iyi niyetle yola çıkmış ama farklı, esprili olalım derken anlamsız bir işe imza atmışlar gibime geldi. Kurucu lider Atatürk'ün fotoğrafını kullanırken ölçülü bir ciddiyet olmalı. Esprili bir eser ortaya çıkarırken bile mantıklı olunmalı.
Siz ne düşünüyorsunuz?
***
TAHTA UYDU MU!
NASA ve Japonya Havacılık ve Uzay Araştırma Ajansı (JAXA), dünyanın ilk ahşap uydusunu uzaya fırlatmayı planlıyor.
Cem Yılmaz'ın "G.O.R.A" filmindeki meşhur diyalog aklıma geldi:
-"Doğada bulunan dört element:
Ateş, su, toprak, tahta!" -Komutan Logar: "Tahta mı?" Ahşap mı, tahta mı dediğinizi duyar gibiyim. Evet, manolya ağacından yapılmış kahve kupası büyüklüğünde tahta uydu olan LignoSat, 2024 yazında fırlatılacak.
Uzmanlara göre tahtanın uzayda kullanılması büyük kolaylık sağlayacakmış. Uzayın cansız boşluğunda ahşap uydu, yanma veya çürüme gibi sorunlarla karşılaşmayacakmış. Aynı zamanda ahşap uydular, Dünya'nın atmosferine tekrar girdiğinde yanıp zararsız kül parçalarına dönüşeceklermiş.Belki de geleceğin uyduları tahtadan yapılacak. Türkler yapsa ne dalga geçilirdi değil mi?
NASA yapınca oluyor ama!
***
EV HANIMLARINA EMEKLİLİK
Yeni torba yasa teklifinde en dikkat çekici madde; ev hanımlarına emeklilik imkanının sunulması. Ev hanımları, isteğe bağlı sigorta sistemi ile sosyal güvenceye kavuşturulacak.
Ödenecek primlerin her ay üçte birini devlet karşılayacak.
Böylece, ev hanımları daha az prim ödeyerek daha erken emekli olabilecek. Geç kalınmış doğru bir yasa teklifi! Aslında ev hanımlığı gönüllü olarak tam zamanlı yapılan, zor bir meslek aslında.
Hem çalışıp hem de ev hanımlığı yapanların işi daha da zor.
Türk toplumunun en önemli yapı taşı olan, ekonomik krizlere, zorluklara dayanmamızı sağlayan aile birliğini ayakta tutan da ev hanımları aslında.
Kendilerine ait aktif bir sigortası ve sosyal güvencesi olmayan milyonlarca kadınımız hayatlarını çocuklarına, ailelerine adayıp çalışıyorlar ama emekli olamıyorlar!
Umarım bu yasa teklifi Meclis'ten geçer ve bir büyük haksızlık ortadan kalkar.
***
META YASA İSTİYOR
Bünyesinde Facebook, Instagram ve WhatsApp gibi platformları barındıran Meta şirketi, uygulama mağazalarının, gençler herhangi bir uygulamayı indirmeden önce ebeveyn onayı almasını gerektiren bir yasa çıkarılması çağrısında bulundu.
Böyle bir yasa hem Meta gibi sosyal medya devleri hem de aileler için faydalı olabilir.
Böylece gençler zararlı içeriklerden belli ölçüde korunmuş olurlar.
Meta'nın bu çağrısı aynı zamanda ailelere hem arama motorları hem de telefon ve GSM şirketlerine sorumluluk yükleme hedefi de içeriyor. Yani böyle bir yasa çıkınca Meta birçok cezadan da kurtulabilir!
ABD'de çıkacak bir yasa AB ve zamanla bize kadar ulaşır diye düşünüyorum.
Tabii yasa çıkartmak da yetmiyor o yasalara uyacak eğitimli, sorumluluk sahibi aile büyükleri de olmalı.
***
EFSANEYDİ GERÇEK OLDU!
Sabah'ın haberine göre yeni keşiflerle birlikte Gabar'daki petrol kuyu sayısı 19'dan 29'a çıkıyor.
Böylelikle günlük üretim 35 bin varile çıkacak.
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'nın (TPAO), önemli çalışmalara imza attığı bölgede 2024 yılında ise 100 kuyu açılması ve 100 bin varil petrol üretimi hedefleniyor.
Bizim çocukluk ve gençlik dönemimizde "Türkiye'de petrol var ama çıkarmamıza izin vermiyorlar" sözü şehir efsanesi kabul edilirdi. Yukardaki haberi okuyunca Berat Albayrak'ın 'Burası Çok Önemli' isimli kitabındaki şu satırlar aklıma geldi: "Yıllardır bu bölgedeki (Güneydoğu) yeraltı kaynaklarıyla ilgili hep konuşulur, efsaneler, hikâyeler üretilirken, biz sahaya indik ve ülkemiz tarihinde bu bölgedeki ilk derin sondajı başlatmış olduk.
O gün atılan tohumlar Türkiye Petrolleri A.O'yu bugün günde 60 bin varil petrol üreten bir şirket haline getirdi. İnanıyorum ki karada da güzel keşifler yapacak ve çok yakında günlük 100 bin varili geçeceğiz."
Nereden nereye... Başkan Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde gerçekleştirilen enerjide bağımsızlık projesinde önümüzdeki yıl sadece Cudi ve Gabar'da günlük 100 bin varil petrol üretimine ulaşacağız. nerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı yaptığı dönemde Türkiye'nin enerjide dışa bağımlılığını azaltmak için reform niteliğinde adımlar atan Albayrak, petrol arama seferberliğini yalnızca denizlerde değil karada da başlatmıştı.
Şimdi bu seferberliğin meyvelerini topluyoruz.
***
Altyazı
"Başkalarını affetmek için bulduğun bahaneleri kendin için kullanamazsın." (Dogville)
