Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HİLAL KAPLAN

“Satılmış”

Bir zamanlar tank almak için Avrupa'nın kapısında, onları modernize ettirmek için İsrail'in kapısında beklerdik. AK Parti iktidarında savunma sanayiimiz %70 oranında yerlileşti.
Savunma sanayii bütçemiz 2015'te gayri safi yurtiçi hasılanın %1,8'ine tekabül ederken, 2019 itibarıyla bu oran %2,5'e çıktı. Ayrıca millî savunma sanayiindeki proje sayısı da yaklaşık 300'lerden sadece altı yılda 700'lere dek ulaştı. Dünya genelindeki savunma sanayii şirketleri arasına yedi Türk şirketi girdi.
15 Temmuz sonrası Batı medyası iştahla Türk ordusunun artık bittiğini, böylesi bir darbe girişiminin ertesinde on yıllarca toparlanamayacağını yazıyordu. Oysaki ordumuz, FETÖ'cü cerahatı attıkça güçlendi. Bugün Türkiye, Başkan Erdoğan'ın askerî güç ile diplomasiyi birleştiren liderliği sayesinde artık sadece Ortadoğu, Balkanlar ve Afrika'da değil, Güney Kafkasya masasında da yer alıyor.
"Türk ordusu, Osmanlı İmparatorluğu'ndan bu yana dünya çapında hiç bu kadar fazla alanda etkili olamamıştı." Yabancı medyada Türk ordusu hakkında çıkan yüzlerce makaleden birisindeki bu ifade, diğer analiz-yorumlardaki görüşlerin de özeti gibiydi. Kimisi "yeni- Osmanlıcılıktan kimisi Başkan Erdoğan'ın "hırslı ve agresif dış politikası"ndan dert yansa da netice Türk ordusunun Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana en muzaffer günlerini yaşadığı fikrinde ortaklaşıyordu.

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

CHP'li bir vekil ise ordumuzun başarılarından o kadar rahatsızlık duymuş ki "satılmış" ifadesini kullanabilmiş. Bahsettiği tank bakım fabrikası, Türkiye Cumhuriyeti'ne ait. Tüm denetim yetkisi Millî Savunma Bakanlığı'nda olacak şekilde 25 yıllığına BMC'ye kiralanmış. BMC'nin ise %49 ile ortağı olan Katar. Nihai karar hakkı Türkiye'de, fabrikanın tüm denetimi Türk ordusunda, sahibi Türkiye Cumhuriyeti.
Bugüne kadar ABD'den M-46 ve M-47, Almanya'dan Leopar tankları almak zorunda kaldığımızda CHP hiç rahatsız olmamıştı. Ne zaman ki kendi tankımızın üretim sürecine girdik, hopladılar. O halde sizi hoplatan kim, önce ona bakmak lazım...
Kaldı ki Katar'da askerî üssü olan ülke biziz! Katar yönetiminin BAE-Suud kuşatmasına karşı ayakta kalmak için güvence olarak gördüğü müttefik biziz. Bir dolarlık adamların çarpıttığı işte bu. Sadece 12 bin askeri olan Katar'ın ordusu, Türkiye Cumhuriyeti ordusuna nasıl ve neden hükmetsin; aşağılık kompleksinizin sınırı yok mu sizin? Bize bu tartışmayı yaptırmaya bile utanmıyor musunuz?
Aslında şaşıramıyorum. Çünkü CHP, başından beri Türk ordusunun ayak bastığı her yere "Orda ne işimiz var" sığlığında yaklaştı. Ordumuz vurdukça, ses CHP'den geldi. Vekillerini başka partilere kiralamaya verenlerin, ordumuza "satılmış" demesi herkesi kendileri gibi sanma yanılgılarından olsa gerek!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA