Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HOWARD MURAD

Meyve ve sebzeyle cildinizi güzelleştirin

Cildinizi sadece iyi temizlemeniz veya iyi bakım kremleri kullanmanız yetmez. Vücudunuz ve özellikle cildiniz için önemli olan, yeterli vitamin ve minarelleri almanızdır

Her sabah ve akşam uyguladığınız günlük cilt bakımı programının içerisindeki temizleme ve nemlendirme gibi bazı adımlar, temel bakım amacıyla yapılır. Bunları farklı kılan nokta, benim anti-aging programımla harmanlanmış olmalarıdır. Yani temizleme, tonikleme ve nemlendirme için kullandığınız ürünler aynı zamanda cildin su rezervlerini korur, serbest radikallerle savaşır ve enflamasyonu önler. Doğru beslenmek; dahili tedavi ve onarım adımına dahildir. Protein, karbonhidrat ve doğru yağları tüketeceğiniz bir diyet programı izlemek istersiniz.
Ancak sağlığınızı gerçekten maksimuma ulaştırmak için temel üçlü olan meyve, sebze ve yağ asitlerini de beslenmenize eklemeniz gerekir. Ayrıca ekstra antioksidan, anti-enflamatuar maddeleri, kolajen yapıcıları ve belirli besinleri belli dozlarda alarak tüm hücrelerimizi sağlıklı ve özellikle ciltteki bağ dokularımızı güçlü durumda tutmalıyız.

YETERLİ BESİN ALINAM IYOR
Bazı vitamin ve mineralleri çok az tüketmek; kanser, kalp hastalıkları, osteoporoz ve erken yaşlanan cilt gibi sorunları beraberinde getirir. Birçok araştırma, çok yememize rağmen yeterli düzeyde besin alamadığımızı göstermektedir. Bir rapora göre kadınların çoğu yeterli miktarda B vitamini almamaktadır. Yarımız da günlük tüketimi cilt için çok önemli olan A ve E vitamini miktarlarının altında bir alım yapmaktayız.
Üçte birimiz serbest radikallerle savaşmada ve kolajen üretiminde önemli rol oynayan C vitaminini yeterli miktarlarda alamamaktayız. Asıl yetersiz beslenme sınırındakiler; çocuk doğuracak yaştaki kadınlar, vejetaryenler, 60 yaş üzerindeki insanlar, kilo vermek için diyet yapanlar ve belirli ilaçları kullananlar ya da günde ikiden fazla alkollü içecek tüketenlerdir.
Sağlıklı yiyecekler tüketmek için çaba harcasanız dahi, besin değeri tablolarında yazılmış olan değerlerle aynı oranı almayı başaramayabilirsiniz. Yiyeceklerden aldığınız vitamin; yiyeceklerin nerede yetiştirildiği, ne kadar taze olduğu, nasıl saklandığı ve nasıl pişirildiğine göre değişir.
Mesela iki saatten fazla sıcak tuttuğunuz bir yiyeceği yemeniz durumunda yüzde 10 daha az C vitamini ve B6 vitamini alırsınız.
Eğer yemeklerini dolapta daha sonra ısıtılmak üzere saklayan meşgul insanlardansanız, sebzeleri taze yemediğiniz için yüzde 30 daha az C vitamini alırsınız. Bu nedenle yiyecekleri doğru pişirmek ve bekletmeden tüketmek en doğru tercih olacaktır.

C VİTAMİNİ: NARİN BİR BESİN
Elmaların içerdiği C vitamini, toplandıktan iki ya da üç ay sonra yüzde 67 oranında düşüş gösteriyor.
Sonbaharda toplanan patatesler, ilkbahara kadar C vitaminlerinin üçte ikisini, yaza kadar ise tamamını kaybediyor.
Yeşil sebzeler oda sıcaklığında tutulmaya başlandıkları gün içerisinde içerdikleri C vitamininin tümünü kaybediyor.
Portakallar sıkıldığında, içerdikleri C vitaminlerinin yüzde 30'unu kaybediyor.
Meyve ve sebzeleri dondurmak, C vitaminini yüzde 25 düşürüyor.
Yapılan çalışmalar gösteriyor ki; 50 yaşın üzerinde bir kadınsanız, daha genç yaştayken almanız gereken D vitamininin tam iki katını almak durumundasınız.
Kalsiyuma gelince... 50 yaşın üzerindeki kadınlar ve 65 yaşın üzerindeki erkeklerde günlük kalsiyum ihtiyacı daha fazladır.

SALATANIZA CEVİZ YAĞI EKLEYİN
Sigara içen kişilerin, içmeyenlere göre daha fazla C vitamini alması gerekiyor. Bu nedenle mutlaka yaşınıza, cinsiyetinize, yaşam tarzınıza ve sahip olduğunuz sağlık durumuna göre beslenmeniz gerekiyor.
Önemli yağ asitlerini yeterli miktarda tüketmek de kolay değildir. Her hafta üç ya da dört kere soğuk su balığı yiyor olmak gerekiyor. Yiyorsanız, yediğiniz balıklar deniz balığı mı, yoksa çiftlikte üretilmiş kültür balığı mı? Her gün yediğiniz gevreğe bir miktar keten tohumu serpiyor musunuz?
Salatanızda ceviz yağı kullanıyor musunuz? Kirlilik, stres veya diğer enflamasyon sebepleri yüzünden üretilen serbest radikallerle savaşabilmek için daha fazla antioksidana ihtiyacımız olacaktır.
Yapabileceğimiz en iyi şey, yediğimiz yiyeceklerden maksimum düzeyde besin değeri almaya çalışmak olmalıdır. Vücuda ekstra besin yüklemenin ince çizgileri yok ettiğini, esnekliği artırdığını, bağ doku üretimine yardımcı olduğunu ve güneş koruyucularının etkisini artırdığı kanıtlanmıştır.
Bu nedenle cildinizdeki yaşlılık etkilerini yok etmek ve onu etkileyen diğer koşulları ortadan kaldırmak için yeterli ve dengeli bir beslenme şekli öneriyorum.

C VİTAMİNİNİN NE İŞE YARADIĞINI BİLİYOR MUSUNUZ?
Diğer canlılardan farklı olarak insanlar kendi C vitaminini kendileri üretemez.
C vitaminini besinlerden elde ederler. C vitamini dokularda uzun süre kalamadığı ve idrarla atıldığı için, sürekli bir kaynağa ihtiyaç vardır.
C vitamini ciltte pek çok farklı iş görür:
Epidermiste, derinin alt tabakalarından beş kat daha fazla C vitamini bulunur ve birçok farklı görevi vardır.
Su kaybını önler, böylece cildin bariyer fonksiyonunu yerine getirmesini sağlar.
Kolajen ve elastin oluşumunda görev alır.
Hareketli serbest radikalleri çok fazla zarar vermelerine olanak tanımadan etkisiz hale getirir.
Güneşin yakıcı ışınlarına karşı koruyucu görev üstlendiğini gösteren güçlü bulgular vardır. Özellikle de yüksek dozlarda uygulandığında ya da E vitamini, güneş koruması ve cildi rahatlatan elementler ile birlikte kullanıldığında çok faydalıdır.

CİLDİ DIŞARIDAN BESLE YEBİLİRİZ!
Vücudun yiyeceklerden alabileceği C vitamininin bir limiti vardır. Duke ve Wisconsin üniversitelerinin yaptığı bir araştırmayla 'vücudu es geçerek C vitaminini direkt cilde almak, cildin C vitamini yoğunluğunu 20 kat artırıyor' sonucuna ulaştıklarında tüm dünyadaki dermatologlar cildin dışarıdan C vitamini ile beslenebileceğinin farkına varmıştır. Peki nasıl?
C vitamini aslında oldukça hassastır.
Suda çözünebilir, ancak su ile karıştığında ve oksijene maruz kaldığında antioksidan işlevini yerine getiremez. Ayrıca C vitamini ışığa maruz kaldığında hızla ayrışır. Uzun ve zorlu çalışmalar sonunda susuz bir solüsyonda yer alan yüksek yoğunluklu C vitamini teknolojisini üretmeyi ve patentini almayı başardım. Bu teknoloji, saf C vitamininin yüksek miktarlarda ve tahrişe yol açmadan cildin üst tabakalarına uygulanmasını sağlayan, zengin ve rahatlatıcı bir formüldür. Bu buluştan yıllar sonra C vitamininin devamlı kullanımının en iyi yol olduğunu, çünkü her gün uygulama yapıldığında ciltte bir rezerv meydana geldiğini öğrendik.
Siz de cildinizde olumlu bir değişim görmek isterseniz, içeriğinde C vitamini bulunan temizleyici ve krem kullanın.
Ürünlerin portakal kokusunu içinize çekerken, farkı her gün hissedebilirsiniz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA