Dünyanın, bölgesel harplere düçar olduğu, vekâlet savaşlarının bininin bir para olduğu ve daha ötesi konvansiyonel dünya savaşı tehditlerinin havada uçuştuğu günümüzde gizli servisler arasında da rekabetin kızışmaması beklenemez.
Şu sıralar istihbarat teşkilatları arasında amansız bir rekabet var. Ülkemizin gizli servisi Milli İstihbarat Teşkilatı ile İsrail gizli servisi Mossad başta olmak üzere kimi ülkelerin servisleriyle de rekabet söz konusu. Bu yazıda casus savaşları meselesine bir mercek tutacağız. Zaten bir süredir fikri takibini yaptığımız bir konu. Belli ki ülkemizin istihbarat teşkilatı da eşyanın tabiatı gereği fikri takibini yapıyor ki, Mossad şebekelerine karşı yeni operasyonlar gerçekleştiriliyor. MİT'in operasyonlarına geçmeden önce iki cümleyle birbiriyle sert mücadele yürüten birkaç gizli servis sıralayayım: ABD'nin CIA'i ve elbette İngilizlerin MI6'i ile Rusların dış istihbarat servisi SVR amansız bir rekabet içinde. Çin gizli servisi MSS ile ABD'nin CIA'i ve Avrupa servisleri arasında da rekabet var.
Kendi meselemize dönersek... Daha önceki haftalarda size MİT-Mossad rekabetine ilişkin güncel gelişmeleri Mossad'ın stajyer casusları ana fikirli yazılarla aktarmıştım. Mossad, artık ülkemizde profesyonel casus çalıştıracak imkân bulamıyor, ekseriya özel dedektif kökenli kişileri parayla devşiriyor.
MİMLEME VE RAPORLAMA YAPIYORLARDI
Son devşirdikleri özel dedektif Ahmet Ersin Tumlucalı. Bu adam ve eşi 2011'den beri Mossad'la bağlantılı. Hedefleri Orta Doğulu şahıslar. Bu şahıslarla ilgili casing yapıp, yani bilgi toplayıp Mossad'a iletiyorlardı. Daha ayrıntılı bir ifadeyle Tumlucalı, Filistinli, Suriyeli ve Iraklı şahıs ve şirketlerle ilgili bilgi toplayıp kripto haberleşme sistemleriyle İsrail gizli servisine Mossad'a iletiyordu. Bir süre önce Mossad'ın eski emniyetçi Hamza Turan Ayberk'i kullandığı tespit edilmişti. Bir avuç dolar karşılığında...
Daha önceki şebeke de ödemeleri kripto para olarak alıyordu. Tabii bu aralar Bitcoin de Boğa Sezonu'na girdiği için bu şebeke üyelerinin de parasal açıdan işine geliyordu.
Milli İstihbarat Teşkilatı'nın yürüttüğü son Mossad operasyonuna Köstebek 3 ismi verildi. Operasyonda 8 şüpheli yakalandı. İkisi tutuklandı, 6'sı hakkında adli kontrol kararı verildi. Bunların da hareketleri muhakkak dikkatle izlenecek. Daha önce de olduğu gibi Mossad'ın, hedefinde bulunan Türkiye'deki yabancı şahıslar ve şirketler hakkında bilgi toplama ve raporlama yaptığı anlaşıldı. Bir de spotting, yani mimleme dediğimiz yöntemi deniyorlar. Bazı yabancıları kadrolarına devşirmek istiyorlar, ancak bunu pek başaramıyorlar.
GÖRÜŞMELER YURT DIŞINDA YAPILDI
MİT Başkanlığı, operasyonu Emniyet'in terörle mücadele birimleri ile yürüttü. MİT'in elde ettiği bilgilere göre Ahmet Ersin Tumlucalı, Jorg Neubach ve Gavin Alto maske isimlerini kullanan Mossad ajanları ile Avusturya/Viyana, İsviçre/Zürih, Almanya/ Münih-Frankfurt-Berlin'de yüz yüze görüşmeler gerçekleştirdi. Tumlucalı'ya burada para ödemeleri yapıldı.
Tumlucalı da aldığı talimatlar kapsamında Türkiye, Gürcistan, Almanya ve Orta Doğu ülkelerinde araştırma, keşif ve takip faaliyetleri yaptı. Ayrıca Mossad'ın operasyonlarında kullanılmak üzere Orta Doğu ülkelerinden ticari taksi, kamyon ve TIR'lara ait resmî belgeler temin etti. Özel dedektif Tumlucalı, önceleri kime çalıştığını tam olarak bilmiyordu, parasına bakıyordu! Ama sonra Jorg Neubach kod adlı şahsın Almanca bilmediğini anlayınca işin içinde iş oyun var deyip "Sen Mossad ajanı mısın?" diye sormuş ona. Şahıs da gülünce onun Mossad'a çalıştığını anlamış ve bunu bile bile çalışmaya devam etmiş.
Mossad'ın çökertilen son hücresine 3 Nisan'da gözaltı işlemi yapıldı. Tumlucalı ve şebekesi suçlamaları kabul etti. Başka şansları yok. Yalan söyleme ihtimalleri sıfır. Yalan konuşsalar bile hemen poligraf yani yalan makinesi devreye giriyor. Belli ki, MİT'in Mossad operasyonları devam edecek. Bunu bir süredir bu köşede dile getiriyorum. Zaten Mossad hücrelerinin Türkiye'de NİLİ adlı yeni bir suikast hücresine bilgi aktarmak amacıyla faaliyet gösterdiğini de ilk bu köşede okumuştunuz. Ezcümle... Milli İstihbarat Teşkilatı'nı Mossad konusunda takip etmeyi sürdürün. Bundan sonra da Hollywood'un casusluk filmlerini aratmayan yeni gelişmelere şahit olacağız.
