Futboldaki şike iddiaları belirli aralıklarla gündeme geliyor.
Almanya'da Bochum Savcılığı tarafından şike ve bahis skandalında Türk takımlarının da isimlerinin geçmesi "Türkiye'de şike var mı yok mu?" sorusunu yine gündeme getirdi.
Herkes şike yapıldığını dile getirme cesaretini bulamıyor. Bir süre konuşuluyor, unutulup gidiyor. Sonuç alınmayınca da Türk futbolunun üzerinde leke olarak iz bırakıyor.
2005'te Meclis'te Şike Araştırma Komisyonu kuruldu. Aylarca çalışıldı.
Çok sayıda kişinin bilgisine başvuruldu.
Raporlar hazırlandı. Somut belgeler ortaya konmasa da komisyon "Türkiye'de şike ve teşvik priminin varlığı şüphesizdir" diyerek çözüm yolları önerdi.
Ne yazık ki, her şeyde olduğu gibi sorunun üzerine Futbol Federasyonu bir eylem planı hazırlayıp, gidebilme cesaretini gösteremedi.
Gösteremiyor da...
Yine o sözler kitap olarak rafa kaldırılıp, tozlanmaya, küflenmeye bırakıldı. Şike olayında Futbol Federasyonu kadar herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir.
Gençlerbirliği Kulübü Başkanı İlhan Cavcav 35 yıldır futbolun içinde. 25 yıl önce yapılan şike teklifi olayını iki-üç yılda bir gündeme getiriyor.
Cavcav'ın iki yıl önce Antalyaspor'un kendilerine yaptıkları şike teklifini şimdi açıklaması düşündürücü. Yenilir, yutulur açıklama değil. Resmen şike teklifi yapıldığını söylüyor. İyi güzel de İlhan Cavcav neden o zaman açıklamadı da şimdi açıklıyor?
Hem de Antalyaspor ile yarın yapacakları maç öncesi bu açıklamayı gerek görüyor.

YANIT BEKLEYEN SORULAR
Diyelim ki, Antalyaspor kendilerine 400 bin dolar teklif etti. Hemen Futbol Federasyonu'na müracaat edip böyle bir teklifin yapıldığını belirterek suçüstü yakalatabilir, bir ilke imza atabilirdi.
İlhan Cavcav durumu Futbol Federasyonu'na bildirmiş, federasyon da dikkate almamışsa bu da ayrı vahim durum.
Kapalı kapılar ardında şikeyi, teşviki dile getirenler doğruluğu ve yanlışlığı gerçekçi biçimde ortaya koymalı ve kamuoyuna açıklamaları gerekir.
Bu Türk futbolun geleceği açısından çok önem taşır.
Yoksa Cavcav ile o dönem Bursa Başkanı Cavit Çağlar arasında farklı bir pazarlık konusu mu yapıldı? Çağlar'a bu Cavcav'ın sözlerini hatırlattığımda "O dönem arkadaşlar arasında bir yemekte espri yaptım.
Yanlış anlaşıldı" dedi.
Espri mi, gerçek mi? Sır perdesi aralanmalı.
Ve sır perdesini aralayacak şu sorulara yanıt verilmeli.
1- Çağlar-Cavcav bu konuda görüştüler mi?
2- Cavcav fazla para istedi de pazarlık gerçekleşmedi mi? Çağlar'ın esprisi gerçek mi?
3- Antalyaspor 400 bin dolar teklif etti de Cavcav az mı buldu?
4- Cavcav neden Federasyon'a ihbar etmedi?
5- Antalyaspor kazanmış olsa idi (Gençlerbirliği deplasmanda 3-1 galip gelmişti) Cavcav bu kez hangi futbolcuyu suçlayacaktı?
6- Antalyaspor maçı öncesi başka kulüplerde Cavcav'ı arayıp teşvik primi önerdiler mi?
İşte bu soruların yanıt bulunmalı.
Futbol Federasyonu soruşturmayı başlattı. Sözde kalmaz. Özellikle Antalyaspor'un şike teklifi iddiası üzerine gitmeli. Yoksa temiz futbol her zaman lekeli kalır.