Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

İstanbul’a ağıt

İstedim ki bugün Okur Mektupları sayfamızın başrolünde şiir olsun. Aslında bu bir şiir değil. Yitip giden İstanbul'un ardından yaktığım bir ağıt. Benim gibi eski İstanbul'u ve o yılların masum, dürüst, yalın insanlarını özleyenlere gelsin öyleyse...

BANA İSTANBUL'UMU GERİ VERİN
Üzerinde Puro sabununun reklamı olan silindir tenekenin içinde beyaz eldiveni ile trafiği yöneten o Ayhan Işık bıyıklı polisi özledim ben... İstiklal Caddesi'nde motoru homurdanırken önündeki Vosvos'tan yol isteyen tek kapılı bıçkın 56'yı...
Gar Gazinosu'nda az sonra başlayacak kadınlar matinesini beklemek için Kumkapı'dan aldığı çıtır simidi Yenikapı'daki çay bahçesinde yerken, ekoseli masa örtüsüne düşen susamları, ıslattığı parmağının ucuyla toplayan Münevver Teyze'yi...
Bir elinde sefer tası, diğerinde derisi dökülmeye yüz tutmuş evrak çantası, koltuğunun altına sıkıştırdığı Son Havadis gazetesiyle "Sekizonbeş vapuruna" yetişmeye çalışan Kirkor Amca'nın o tatlı heyecanını...



Sirkeci Garı'nda "Yarınki yarınkiii" diye bağırarak sattığı meyhane baskısının artanlarından yapacağı uçurtmanın hayaliyle gözleri parlayan gazeteci çocuğun mutluluğunu... Elinde tahta bavuluyla Haydarpaşa Garı'nda trenden iner inmez Boğaz'ın dalgalarına vuran güneşin ışığıyla gözleri kamaşan Siirtli Şahan'ın çok değil iki ay sonra suya düşecek hayallerini...
Liseli yavuklusunun hasretiyle yaz boyunca gün sayıp, tenha okul bahçesinde sabahtan akşama Alpay'ın Eylülde Gel şarkısını mırıldanan genç Mithat'ın umudunu...
Akşama gelecek uzatmalısına çilingir sofrası hazırlarken arada bir balkona çıkarak menekşeleri sulama bahanesiyle kahvenin önündeki delikanlılara nefes olsun diye saçlarını savuran Melahat Abla'nın cilvesini... Evinin balkonunda, hiç tanımadığı birinden selam ve gülümseme alabilmek için umut ve umutsuzluk arasında gidip gelen ürkek bakışlarını kimseden esirgemeyen Evkaf emeklisi Turhan Bey'in iç acıtan gizli hüznünü...
Taksisine binen her müşterisine kolalı gömleği, incecik kravatı ve limonla yatıştırılmış saçlarıyla lavanta kolonyası ikram eden şoför Kadri'nin burma bıyıklarına muhalefet eden gerçek nahifliğini... Akşam yemeğinin ardından bulaşık yıkarken mutfağımızın apartman boşluğuna açılan penceresinden Behiye Aksoy'un en yanık şarkılarını okuyan anacığımın doğuştan terbiyeli o müstesna sesini...
Ve...
Yandan düğmeli siyah okul önlüğümün cebinde unuttuğum silginin kokusunu özledim...
Bana ya eski İstanbul'umu geri verin,
Ya da eski insanlarımı...
Yüksel Aytuğ - 2023

Pikap öyle mi kullanılır?
Sevgili Ali Aktulga bu köşenin en aktif okurlarından biri. İlk tespiti, tam da yukarıdaki dizeleri destekliyor:
"Merhaba Yüksel beyciğim. Ya Çok Seversen dizisinde, pikap çalmayı bile bilmeyen bir neslin dizi film çektiğini gördük maalesef. Pikabın üzerindeki plağın ortasına, yani parçanın tam da bitiş noktasına iğneyi yerleştirip müzik dinlemeye çalışmak nasıl bir şeyse artık?.."
Ali Aktulga'nın ikinci eleştirisi ise haber editörlerine ders niteliğinde:
"Show TV akşam ana haberlerinde Marmara Denizi'nde Ahırkapı açıklarında çarpışan iki gemi için sunucu 'Kafa kafaya çarpışan iki gemi' diye bahsederken, ekranda bir gemiye kıç tarafından bodoslama bindiren başka bir gemiyi izliyorduk. Haberi hazırlayan kişi 'Kafa kafaya'nın anlamını bilmiyor, okuyan, önüne konulan metindeki yanlışı düzeltmeye gerek görmeden aynen okuyor, alt yazıyı kontrol eden zaten yok. Tüm haber boyunca yanlış alt yazı orada duruyor.
Genel kültürü felaket denecek seviyede bir nesil... Onlar önümüze ne koyarsa yemek zorunda mıyız Allah aşkına?"

Zap'tiye
Ev hanımlarına emeklilik yolu açıldı. Tabii daha önce koca şiddeti yüzünden "malulen" emekli olmamışlarsa...

Gaf'let kürsüsü
Maradona'nın formasında "Uyuşturucuya hayır", Platini'nin formasında "Yolsuzluğa hayır" yazıyordu. Yıllar sonra Maradona uyuşturucudan, Platini yolsuzluktan yargılandı. Ayinesi iştir kişinin, slogana bakılmaz!



Ne demiş?
Yemekteyiz programındaki ilginç diyaloğu vefalı okurum Murat Aydın not etmiş: Zuhal Topal: Eşin sana ne der? Yarışmacı: "En sevdiğim karım" der. (Masadaki herkes donup kalır). Zuhal Topal: Eşinin kaç karısı var? Yarışmacı: Bir??!!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA